TÜRKİYE CANIM FEDA


   
 
  Feyzi KANRA Şiirleri

 

1.Dörtlükler

Hak olmayanda, mizan olur mu?
Kötü de hüsnüzan vicdan olur mu
Hain geldi tuz bastı bak yarama
Vicdansız kalbinde aşkı arama

Zalimin zulmünden koru ya rabbim
Bize kalayca yap zoru ya rabbim
Rahmetin olmasa halimiz harap
Gözümüz önünde işte bak serap

Elbet biz de yalan oluruz bir gün...
Elbet bizde talan oluruz birgün
Ahir zaman gelir yakın diyorlar
Hesabı mecburen veririz birgün

Yeryüzünde sevgi, adımız olsun
Öldükten sonra da yâd'ımız olsun
Sevenler sevilir öyle diyorlar
Sevgi dilimizde tadımız olsun



2.Dörtlükler

Geçmiş acısını yaşıyor beden
Bir haber alınmaz gitmiştir giden
Oyunda oynaşta var mı bir bilen
Neden haber gelmez sevgili yardan?

Sevgi yorgunluğun kaynağı olsun...
Yorgunluk sevginin yanağı olsun
Sevgili yarimde gelsin yanağa
Ateş gibi bir öpücük kondursun


Senin adın ya gül yada goncadır
Benim adım ya tül yada soncadır
Yola revan oldum giderim gayri
Son defa gözünden öperim gayri


Aklını başına devşir arkadaş
Yoksa bulamazsın sofranda bir aş
En büyük düşmanın nefsinle savaş
Tersinde huzuru hiç bulamazsın


 
 
3.Dörtlükler

Yâr olasın bana, nazlı sevdiğim
Ne kadar severim sen bilir misin
Gel desem acaba sen gelir misin
Benim gibi acep delirir misin?

Dut yemiş bülbüle çevirdin beni.
Kökümden kesipte devirdin beni
Aşkını kökten keser mi seveni
Senin aşkın beni kurutur gülüm

Büyüsün dallar, yapraklar, gülelim..
Aşk ile Bülbül'e biz benzeyelim
Retetme aşkımı hem ne olursun
Öleceksek bile aşkla ölelim


Sensiz ömür geçmez,inan sevdiğim
Aşk için yanan,tutaşan sevgilim
Ben sensiz sen bensiz olmuyor inan
İnanmazsan gel bak, gel yak sevgilim



 
 
4.Dörtlükler

Siz bana bakmayın, eser geçerim
Düşmanı görünce ezer geçerim
Dost isen çekinme otur yanıma
Güzel güzel biz yarenlik edelim

Tevekkülden önce bağla deve yi
Paça sıvama gör önce dere yi
Cinnetli köyü mü huzur köyü mü
Söyle bakalım ararsın nereyi?

Başımıza gelen, reva mı söyle?
Nereye gideriz ava mı böyle
Ava giden avlanır'mış diyorlar
Avlandık avcının sevgisi böyle

Gönüller bir olsun o bize yeter
Ayrılık gayrılık ölümden beter
Hüsnüzan edelim kardeşlerine
Lokma olmayalım el dişlerine
 
 

31 Mart

Otuz bir mart demişsin irticayı sevmişsin
O sevgilin yüzünden anan baban yermişsin
Aşkının iç yüzünü güzel maskelemişsin
Annen baban ağlıyor ey mecnun şimdi sana

PKK diye diye saldırdın sevgiliye
Boşuna dememişler aşkın gözü kör diye
Hırsını kullanırsan nefsinin emri ile
En sonunda çıkıyor yollar bak Silivri'ye
31.3.2009


 
 
Acildeyiz

Bin değil ömür boyu
Akar ırmağın suyu
Susadıkça içeriz
Kendimizden geçeriz

Ustaların ustası
Atmasın kafa tası
Bu aşkın hastasıyız
Doktorun himmetinde
Şu anda acildeyiz



Aldandım Eyvah

Haramların kuyruğunda kıl olup
İnsanlara öğüt ver akıl olup
Ondan sonra yaradana kul olup
Aşığım de bu nasıl bir AŞK olur

Haramların kuyruğuda pek çoktur
Her biri seni vuran bir Oktur
Sen kuyruğa vurulup gidiyorsun
İnanır mı sen aşığım diyorsun


Aşık olan gece gündüz uyur mu
Rüyalarda aç koynunu olur mu?
O aşk seni hiç koynuna alır mı
Aşık olan hiç böyle aldanır mı?

Eyvah ki aldandım aldandım eyvah




(Dayanamı) YORUM

Nasılsın diyecektim
diyemiyorum sana dosttum
Yıllar geçti aradan zor tanıdım
çok ama çok değişmişsin
görmeyeli
Ne oldu nerelerdeydin
Baktın mı, bakışlarıma
bir mana veriyordun
Bakışların kurşun yemiş senin
sanki bir kardeş kurşunu

Bakarken bakışların
kurşun sıkıyor bakışlarıma
Bakışların kurşun yemiş senin
Zor tanıdım
Zor tanıdım seni diYORUM

Üzüldüm unutmuşsun beni
nasıl dersin tanımıYORUM
Hafızanda mı kurşun yedi
yoksa hafızanda mı.

Yeter bakma artık
dayanamıYORUM


 
 
(Üç) Mani

Çağırdımda gelmedin
Bana gönül vermedin
Eğer gönül verseydin
Ben seni sevecektim

Gelmessen gelme bari
Gözlerini kaçırma
Çok nazlanma yanarsın
Sonra pek çok ararsın

Tatam tamam haydi git
Bakışın (bi) zar kalsın
Aşkımı koy cebine
Benden yadigar kalsın



 
 
(Ekşimiş Kaymak)

Çok zordur bilmezsen o buzda kaymak
Mümkün değil şimdi putları saymak
Mümkün olur mu acep şerhoşa aymak
Ysk medyayı gösterrmiş kaynak
Akıyor ne çare ekşimiş kaymak


 
 
(Ne) mümküm

Aşkımdın sen her halimi sezerdin
Bir zamanlar dilden dile gezerdin
Sen gönlüme bir kuş gibi girerdin
Ah sevgilim nasıl aldattın beni
Unutmam ne mümkün ihanetini



 
Ah Fakirlik

En güzel renkleri aldında geldin
Mis gibi kokular saldında geldin
Arı kovanında bal gibi geldin
Şimdi zehir zemberek ne oldu sana

Allanıpta pullanıpta gelmişsin
Yüreğinde dikeni saklayıpta gelmişsin
Hem arkamdan koşa koşa gelmişsin
Ah gülüm vah gülüm aldattın beni

Fakir iken bendim senin herşeyin
Şimdi param oldu senin herşeyin
Olmaz olsun şu dünyanın parası
Fakirliğin ben gözünü seveyim
 


 
Aşağılık Adamlar

O kapılar ardında yapılan sohbetlerin
İzlerini ararken yorulmuştu dizlerin
Saçılınca her yeri pisleten o seslerin
Anladımki yürekten yüreklere kan damlar
Yukarıda gezermiş aşağılık adamlar


Ayn

Hata suç ne varsa sende onda bunda
Aradım buldum hep kaybettim sonunda
Meğer göz kendini görmüyor göremiyor
Kendini görmek için ayna ister sonunda
 

 

  

 
 
(Sul) Tan bağlı

Hadi göreyim seni bağladığın düğümü
Çöz de göreyim seni desem inanır mısın?
O düğümün içinde ruhumun öldüğünü
Sana söylesem acep acep inanır mısın



Aldanış

On yedi yaş kan damarda duramaz,
Ceylan olsa avcı onu vuramaz,
Atılan bir okun en hızlı anı,
Onda gönüllerin en sızlıyanı.

Gündüzün güneşi hergün çift doğar,
Karanlık insanca gözünü oğar,
Adeta yapılmış yeni bir yapı,
Merdiven sonunda girilen kapı.

Düz görünür bana bu yaşta her yol.
Hayat kuvvetiyle bükülmez bu kol.
On yedi yaş hedef,oktur ümitler,
Gönül vurulmaya artık hazır ol.

Dimdik duran kolu bükülü gördüm,
Hayat kadın saçı,taradım ördüm,
Yarın için artık dert yok diyordum,
Taradığım saçı sökülü gördüm,

On yedi yaş yollar hep düz diyordun?

(18.11.1957)
 

 

 

 
Adını Koyamadım

çocukluğumun kedisi yerin
bazen benim bazen annemin kucağıydı
kış geceleri sobanın arkasıydı
mırmırların ninni gibiydi
aradan yıllar geçti
kayboldu kedilerim
onu gördüm bugün
oydu çöplükte yatan
yanına yaklaşırken
onun gözleriydi nefretler saçan
oydu süratle kaçan
o değil belkide insanlığımdı
sadece utanıyorum
insanlığımdan
galiba bir sen kaldın bende yadigar
utanmak
 

 


 
 
Ağlatma Beni

Sevdiğim benim için ağlama,
Felek neler getirir başa,
Ben henüz hayattayım,
Yazıktır gözünden akan yaşa.
Üzüntüyü bıraktım
Ben ondan kaçacağım.
Ağlama,ağlama açma yaramı
Mes'uttum seninle mes'ut yaşayacağım
Hiçbir arzum yok benim,
Dünyayı önüme ser,
Gözüm görmeyecektir,bilki.
Sev beni sev o yeter.
Gözyaşlarınla benim,
Kalbimi yakma sakın,
Bana olan sevgini,
Kalbinden atma sakın.
Üzmek istemiyorsan eğer,
Sende seni seveni.
Ağlama,ağlama,
Ağlatma beni.

1957
 
 

Affedin Silemedim

Oturup karar verdim
Şiir listemdeki
Şiirleri eleceyek
Bazılarını sileceğim

Tek tek baktım yüzlerine
Kimi şaşı
Kimi solak
Topal kimi

Kimi asi
Kimi uysal
kimi duygusal
Evlatlarım gibi.
Affedin
Silemedim.

Size saygısızlık edeni
Olursa sizi üzeni
Ben onun kulağını
Acıtmadan çekerim.
Affedin silemedim

 
 
Arzu

Ben sahil boylarının aşığıyım,
Gün doğarken sahilde olmalıyım,
Sahil boylarının kızlarını,
Seyretmeli,selamlamalıyım.

Gün batarken ve bütün gece
Karanlıkların ardından,
Mısralar dökülmeli dudaklarımdan,
Şiirler yazmalıyım hece hece,

Sahilin,gecenin,kızların üzerine...

(15.05.1963)


 
 
Aşkınla Mest Olmuşum

Dağ parçalanmış
tepesinden yuvarlanıyor
irili ufaklı taşlar.
eteğindeki ırmağa
yetişmek için.
Çoğu yetişemiyor
çukurlara takılıp kalıyorlar
derin kuyuları aşıp geçenler
kana kana su içerken her yudumda
göğe doğru bakıyorlar
yakıt almış roket gibi
kuş olup uçuyorlar.
Sen O dağ mısın?
etekteki ırmak mı?
Ben çukurda kalan mıyım
kuş olup uçan mıyım.?
bilmiyorum.
Aşkınla mest olmuşum
seni seyrediyorum

 
 
Bana Ne Düşer

Zeytin ağacı
Elleriyle bir kaç zeytin
Koyar kahvaltıma
Her dalında demet barış.
Arı uçar çiçeklerden
Bir kaşık bal
Zehir i kendisine
Gül kokusunu gönderir
Dikenler kalır
Hava oksijeni bana sunar
Her nefes
Bulut gözyaşı döker
Toprağa
Güneş aş pişirir toprakta
Soframa
Bana yemek
Bana şükretmek düşer
Yaradana

Bebek

Ağlayarak selamladı
Dünyayı bebek
Çok dikkatli tutuyor anne
İncinmesin kelebek
Okula başladı
Ağlamaklı

Diplomayı aldı
Balıklar gibi
Denizi çok seviyordu
Biçare
Hayata daldı

Yem peşinde koştu
Pek çok oltalara
Takılsa da kurtuldu
Ağzı yara bere
İçinde kaldı.
En sonunda bıktı
Toprağa daldı
Bir daha gören olmadı

 
 
Duamız

Ne ad baki,ne de şöhret,ne de şan,
Ne mal baki,ne ten baki,ne de can,
Ne göz baki,ne et baki,ne de kan,
Etme YARAB bizi mağdur imandan.

Ne gündüzün,ne gecenin hükmü var,
Ne koyunun,ne keçinin hükmü var.
Ne kavganın,na geçimin hükmü var,
Etme YARAB,bizi mağdur yolundan.

Seviniriz,üzülürüz boşuna,
Şükredelim,hem yazına kışına,
Riya katma gözümüzün yaşına,
Etme YARAB bizi mağdur yolundan.

İmansızlar tepemize binerler,
Müslümanlar teker teker sinerler,
İslamlığı nüfuslardan bilirler,
Etme YARAB bizi mağdur cihattan.


Duyana Anlayana

Seyyare samanyolu
Çekirdek topraktaki
Ağaçlar ormandaki
İçindedir O aşkın

Aşıklar zikrediyor
Kulakları duyana
Ne mutlu O sesleri
Duyana anlayana

 
C H A T
 

 
 
T İ Y A T R O
 
TV'deBugün
Günlük Burç
 
Bugün 31 ziyaretçi (45 klik) kişi burdaydı!
Bu web sitesi ücretsiz olarak Bedava-Sitem.com ile oluşturulmuştur. Siz de kendi web sitenizi kurmak ister misiniz?
Ücretsiz kaydol